Daha önce en sevdigim filmlerle ilgili bir liste yazmistim... Nasil olduysa bu filmi atlamisim... Benim cok "derinlikli" kriterlerim yoktur... En önemli kriterim filmin etkisinde günlerce kalabilmis olmaktir... Filmi izledikten sonra ne kadar cok cevremdekilere teklifsiz filmden sahneler anlatmaya basliyorsam, sabah kalktigimda aklima düsüyor, gece uyumadan evvel hatirliyorsam o kadar iyi olmustur o film... O kadardir yani...
About Schmidt, dün kacinci defa izledim bilmiyorum, her zaman beni simsiki sarmayi basarabilmis bir filmdir... Öyle ki, benim zihnimde kendine yer acmis ve filmden sonra DVD reyonlarinda dolasirken, ister istemez onun tadini alabilecegim filmler var midir acaba diye hep benzerlerini ararken yakalamisimdir kendimi... durmadan...
Dün bir kez daha izledim, üstelik de Fenerbahce'nin macinin oynandigi bir günde... Maca tercih ettim... Güney Kore'nin daglarinda dolasan uzak dogulu "mönsch"lerin huzuruna eristim yeniden...
Keine Kommentare:
Kommentar veröffentlichen