Freitag, 6. März 2009

Yine bir akil tutulmasi ve izan eksikligi...


Fenerbahce yönetiminin isi hakikaten zor... Baska kulüplerin taraftar profilini pek bilmiyorum, ama icinde bulundugum icin Fenerbahce camiasinin nasil bir taraftar kitlesinden mütessekil oldugundan haberdarim...
Meshur Bosman kanunlari sayesinde sözlesmesi biten oyuncular istedikleri kulübe gidebiliyor. Sizi birakip da baska kulüpte yasantisina devam etmek isteyen oyuncular icin de elinizden bu anlamda yapacak birsey gelmiyor...
Ya karsinizdaki kulüp sizden cok daha iyi paralari öneriyor oyuncunuza ve siz ekonomik olarak o paralari ödeyecek durumda olamadiginiz icin oyuncunun gidisine engel olamiyorsunuz; ya da oyuncu zaten sizi coktan silmis oluyor ve illaki "o" takimda oynamak istiyor ve siz birakin ücretini cok yukarilara cikarmayi, yollarina altin döseseniz elinizde tutmak icin muvaffak olamiyorsunuz.
Fenerbahce'nin son dönemlerde elinden kacirdigi iddia edilen iki önemli oyuncunun hikayesi de bu sekilde gerceklesmistir. Gerek Aurelio, gerekse de Tuncay tam da kendileri istedikleri icin ayrilmis ve gitmislerdir...
Lakin Fenerbahce taraftari, anlasilmaz bir sekilde, bu konuda sürekli yönetimi suclamaktadir. Hadi Tuncay'i bir kenara birakalim, ama Aurelio tarafindan bu kulüp esasina bakarsaniz bir haylide ahlaksiz bir muameleye tabii tutulmustur nitekim aradaki sözlesmeye mutakip kalmayan Aurelio'nun kendisidir, ve Fenerbahce taraftari illaki bir tepki göstermesi gerekiyorsa o kisi Aurelio olmasi gerekirken, Fenerbahce yönetimine yüklenmektedir.
Ben burda Fenerbahce yönetiminin sözcülügünü yapmak derdin degilim, ama ortaya dökülüp sacilan bu izansizliga artik isyan etmek noktasindayim...
Su siralarda Lugano ile ilgili de imza atilmasi geciktikce taraftarlar huysuzlanmaya basladi... Hedefte yine yönetim var. "Aurelio ve Tuncay gibi bunu da kacirirsaniz elinizden sizler de defolup gidin bu takiminin yönetiminden" denilmeye baslanmis durumda. Halbuki yukarda söyledigim gibi sayet isterse Lugano gitmeyi sizin elinizden cok birsey gelmiyor... Ve taraftarlarin ne yaparsaniz yapin tutun bu adami takimda beklentileri esasinda bütünüyle havada kaliyor; zira sizin o oyuncunun kafasina silah dayamaniz mümkün degil...
Izansizligin diger ayagi da su: Tuncay olsun, Aurelio olsun, Lugano olsun; bu takima bu yönetim, yani simdi o oyuncular kendi istekleri dogrultusunda takimdan ayrildiklari icin hedef tahtasina oturtulan yönetim tarafindan getirilmistir bu takima. Ve yine eminim ki iclerinde simdi Lugano giderse siz de defolup gidin yönetimden diyenlerin de oldugu bir yigin insan ilk geldigi siralarda Lugano ile ilgili "bu da neymis, bundan bir sürü var bu ligte" der iken Aziz Yildirim "Lugano'yu bizzat kendim izledigim ve getirdim ve iyi futbolcudur kefilim" diyerek destek cikmistir o oyuncuya...