Samstag, 17. Januar 2009

Güle Güle Kardelen...

Kardelen daha 8 yasindaydi. Paderborn'da ikamet eden bir gurbetci ailenin dünyalar tatlisi kizinin adi. Pazartesi saat 14 civarlarindan arkadaslariyla oynamak icin cikiyor Kardelen. Ve Haftayi ailesi Kardelen'in cenazesini defnedilmek üzere memleketlerine göndererek kapatiyorlar. Carsamba günü cünkü ormanda joging yapan birisi buluyor Kardelen'in cesetini ve yirtilmis elbiselerini pempe eldivenlerini. O eldivenleri nasil sirindir kim bilir. Minicik ellerine annesi onlari giydirirken en son tahmin etmemisti tabii ki, onu bir ormanda bulacagini. Adli tip diyor ki, Kardelen öldürülmedne önce tecavüze ugramis. Icime birseylerin oturdugunu hissediyorum. Bu haberi duyunca daha da öfke ve üzüntüyle boguluyor icim. Gözlerim yasariyor senin icin Kardelen haberleri her actigimda. Varsa bir Tanri ve varsa onun cenneti, umarim onun en güzel kösesinde o güzel gülüsünle oturuyorsundur.

Lig Tv...

Galatasaray Fortis Türkiye Kupasi'ndaki grup mücadelerinden üst tura cikmayi garantilemis. Malatyaspor mücadelesi esasen su Antalya'da olup biten devre arasi hazirlik maclarindan öte birsey ifade etmiyor Galatasaray icin. Muhtemelen diger maclarda kullanmadigi oyunculari sürecekti saha hoca. Lig karsilasmasi da degil ki herbiri önemli olsun.

Ayni saatlerde bir mac daha oynaniyor. Altay-Ankaraspor. Gruptan cikan ikinci takimi belirlemesi acisindan cok önemli bir karsilasma. Altay futbolumuzun köklü kulüplerinden. Ankaraspor yapay ama öbür taraftan bu sezon takdire deger bir oyun anlayisinin basarili temsilcisi. Bu iki takim arasindaki karsilasma süphesiz "sade" futbol severcin ötekinden cok daha kiymetli.

Ama yayinlanmiyor. Bir taraftan Fortis Kupasi'nin heycansizligindan, zevksizliginden söz ediliyor ama öbür taraftan kupalarin heycana deger ender karsilasmalarindan biri olan bir karsilasma yayin politikasina kurban gidiyor. Biz de futbolumuzun nasil gelisebilecegi üzerine durmadan bos bos cene yoruyoruz.

Ronnie O'Sullivan vs. Stephen Maguire

Gecen pazar baslayan Master turnuvasi, artik sona yaklasti. Islerin yogunlu nedeniyle blogta isleyemedik gelismeleri günlük, ama umarim bu son iki günde, en azindan yari final ve final karsilasmalariyla ilgili bilgileri buraya aktarmakta tembellik etmeyiz.

Masters Turnuvasinda bugün yari final karsilasmalari yapilacak. Günün ilk maci, John Higgins ile Mark Selby arasinda. Günün esas maci ise, prime time konulmus elbette. Dünya siralamasinin zirvesindeki iki isim, Stephen Maguire ve O'Sullivan aksam tsi ile 21:00'de kapisacaklar. Bir önceki tunuvanin sampiyonu Shaun Murphy ise daha ceyrek finale kalamadan Junhui karsisinda 6-4 kaybederek elendi.

Zico ve gönderilme nedenleri...

Baslikta bahsettigim ifade artik midemi bulandiracak derece klise bir hal almaya basladi. Bundan bir önceki postta piyasaya yeni sürülen nedenlerden bir tanesinin Zico'nun isine karistigi icin gitmis oldugu iddiasi oldugunu söylemistim. Zekamizla alay edercesine.

Simdi de bu sahte hazineyi desmeye devam ediyorlar. Zico'nun agabeyinin agzindan verilen habere göre, Kadiköy'de 2-2 bite bir Denizlispor karsilasmasi sonrasi Aziz Yildirim soyunma odasina inmis ve futbolcularla tartismis. Bagirdigi isim ise ilginc: Appiah. Bunun üzerine kahraman ve ilkeli Edu (Zico agabeyi ve yardimcisi) Baskana kizmis. Muhtemelen burda isiniz yok demistir. Yersen.

Nereden tutarsan elinde kalan bir sacmalik dizesi. Haberde macin 30 Nisan 2007 de oldugundan bahsediliyor. Yanlis/Yalan. 29 Nisan 2007 de mac. Devam ediyorum. Aziz Yildirim, soyunma odasina girip Appiah'a bagirmismis. Appiah, hani su birakin 2007 sezonun sonlarini 2006 da sampiyonlugun kactigi Denizlispor macindan bu yana Fenerbahce'nin hayrini göremedigi oyuncusu. Ona kizmis Aziz Yildirim. Fenerbahce'nin o mactaki kadrosuna bakalim bir de:

Serdar- Serkan, Önder, Edu, Ugur- Tuncay, Deniz, Aurelio, Tümer, Alex- Kezman.

Yedekler: Volkan, Kerim, Can, Selcuk, Olcan, Deivid.

Anlasilan o ki, Appiah'in hayaletiyle kavgaya tutusmus Aziz Yildirim.